19 Aralık 2012 Çarşamba

BEZ ÇİÇEK

Artık kumaşlardan yapılacak çok ama çok iş var işte bunlardan bir tanesi.Daire şeklinde bir kalıpla (çapı yaklaşık 8cm) çizdiğimiz kumaşı kesiyoruz, elde ettiğimiz daireleri ikiye katlayıp teğel ile büzüyoruz ve ortaya bunlar çıkıyor. İster yaka süsü yap, ister toka yap, ister çanta...gerisi yaratıcılığa kalmış. Benim evde şuan seri üretim başladı bile...:)



Bu arada teğel işini, D şeklini alan kumaşın açık kısmına     uyguluyoruz. 


10 Aralık 2012 Pazartesi

Yastık kılıfı kreasyonu 2...

   İş, güç, koşturma derken bayağıdır bloğumla ilgilenemedim. Hem çalışıp, üstüne evde çalışıp :), üstüne 6 yaşındaki çocuğunla uğraşıp, bide her şey üstüne üstüne gelince, dikişle buluşmamız uzun zaman aldı.
   Çok daha önce diktiğim fakat paylaşamadığım şu benim  1tl lik yastık kılıflarından yaptığım cüzdan çalışması... eni 20 cm, boyu kapanınca 10 cm falan, sert dursun diye tela koydum ama yeterince sert olmadı, Ankara Kızılay'da ERDOĞAN DÜĞME diye bir yer var, ne arasan bulabileceğin yılların dükkanı...sahibi ile kumaşlar hakkında konuşurken, kumaşı sert tutması için dok tela diye bir tela kullanmam gerektiğini söyledi ve hemen 1 metre verdi.Bu çalışma bu telayı bilmeden önce yapıldığı için yeterince sert durmuyor. Darısı yeni işlere inşallah....
 




19 Kasım 2012 Pazartesi

YASTIK KILIFI KREASYONUM :)


Geçen cuma iş çıkışı içimi kaplayan iç sıkıntısını atmak üzere klasik kadın davranışı olan alışverişe yöneldim. Hemen kendimi büyük bir süpermarkete attım ve amaçsızca dolaştım.Kimsenin pek uğramadığı kedi,köpek mamalarının yanına büyük bir sepete 1 tl ye yastık kılıfları koymuşlar. Bende altın bulmuş gibi sevindim, yastık kılıfı olamayacak kadar güzel parçaları aldım ve hafta sonu kedime tunik diktim.Elimde dört parça daha var bakalım onların başına ne gelecek....:)

13 Kasım 2012 Salı

ÇANTA ve TERLİK


Hafta sonu bilgisayarda kayıtlı blogları gezerken, idolüm olan http://nicolemdesign.blogspot.com sitesi ( umarım bir gün bende böyle güzel çanta dikebilirim)içindeki çantalardan esinlenerek tamamen acemice bir üretim gerçekleştirdim. Dış kumaş annemin divan örtüsüydü (üzerinde çok uyumuşluğum vardır:))en az 30 yıllık...,İç astar ise keten pantolonumun parçalarıdır.Oldukça büyük oldu, bu nedenle kızımın yorumu "plaj çantası mı yaptın" şeklindeydi.






Terlik dün akşamın projesiydi. Çorap giyse terlik giymeyen, terlik giyse çorap giymeyen kızıma sevimli, ayağını ısıtacak bir şey yapayım dedim. Fotoğrafta siyah olarak görünen, eşimin amcasının dükkanından kalma deri parçalarıdır. Eskiden Tarsus'ta kunduracılık yapıyormuş amcamız. Emekli olunca dükkan eşyaları garaja kaldırılmış,geçen bayramda orası açıldı, ne hazineler çıktı anlatamam. 
Kızımın ayağından kalıp çıkardım. Bu kalıbı kullanarak  iki kat elyaflı kumaş kestim, üstüne de pijamadan arta kalan polar kumaşı diktim.D şeklindeki parçayı da ayak ölçülerini 3'er cm büyüterek kesip ve yine polar kumaş ile kapladım.Fakat terliğin üst kısmını dikemedim çünkü iğnem kalın kumaşları dikmek için uygun değil, hafta sonu alışveriş listesine yazıldı.Tabanı da silikonla yapıştırmayı düşünüyorum yada uygun iğne ile dikerim,şimdiden beğendi kızım umarım ayağından çıkartmaz. 






9 Kasım 2012 Cuma

Keseler,Kutular vs....


Kendimce dikiş çalışmalarım devam ediyor.Tamamen artık kumaşlardan kese yapmaya çalıştım.İlk olarak Mavi olanı çalıştım, kızıma yaptığım yatak örtüsünden kalan elyaflı parça üzerine tekrar kumaş kapladım. Biyeler ise eski keten pantolonumun paçalarından ,fena olmadı sanırım.Pembe olanda elyaf yok, kenarlarına kurdele ile süsleme yapacağım, banyo yada yatak odasında kullanılabilir diye düşünüyorum.

peynir yemeyen çocuk...


Genellikle çocuklar peyniri sevmiyorlar.Bizim ufaklık 1 yaşından sonra peynir yememeye başladı.Her türlüsünü denedik ama başaramadık sadece tramisu ve künefe içinde krema zannederek yedi. Bu nedenle bizde tramisu çok tüketilir, akşam arta kalan labne peynirle o anda gelişen doğaçlama bir karışım yarattım ....
labne ile pudra şekerini karıştırdım, çok az da toz şeker ve bol kakao, krema kıvamında bir şey çıktı ortaya, hadi bir şansımı deneyim dedim ve bütün sevimliliğimle kızımın yanına gittim "bak sana mcdonald dondurması getirdim" dedim "hıııımmm" dedi şöyle bir baktı ve kaşığın ucuyla tattıktan sonra bütün kaseyi bitirdi....
Ben de yüzümde  zafer kazanmış mutlu anne ifadesiyle boş kaseyi mutfağa götürdüm, darısı tüm annelerin başına .....

6 Kasım 2012 Salı





Doğum günü Çocuğu.......

Bu gün doğum günüm ....ilk kutlayan google oldu desem ....daha doğrusu iş yerine gelip bilgisayarı açınca bana özel açılış sayfasını görmek çok sevindirdi, şımarık bir ifade kapladı yüzümü.( görmemişin açılış sayfası olmuş ....:)))))
Her şey için teşekkürler Tanrım....:)

1 Kasım 2012 Perşembe

Her şeyin özü.....


Küçüklüğümden beri, etrafta gördüğüm nesneleri hep bir şeylere benzetmeye bayılırdım,dün akşamda tarih tekerrür etti ve işte ....beni aldı çocukluğuma götürdü...

31 Ekim 2012 Çarşamba

Havalar Soğudu....

Her ne kadar Adana hep yazı yaşayan bir şehir olsa da, buralarda da hava soğumaya başladı. Bu vesile ile kızıma pijama  dikmek için aldığım polar kumaşı çıkartıp diktim. Elimde kalıp olmadığı için, eski pantalon ve tişörtlerini kalıp olarak kullandım. Pantalon kısmında sorun yaşamadım ama üst kısmı dikerken biraz zorlandım,  ilk defa bir üst giyim dikiyorum belki ondandır diyelim...Artık kumaşları da atmadık; bere, patik, lavantalı kalp vb...olarak kullandık onları da ekleyeceğim efendim.

30 Ekim 2012 Salı

BAYRAMLAŞTIKLARIMIZDAN MISINIZ?


Çifte bayram kutladık;

Nerede o eski bayramlar...hepimiz bu cümleyi kuracağız sanırım zamanın birinde, bende şimdi kurmak istedim.Yıllar içinde bazı şeylere insan daha bir farklı bakmaya başlıyor sanırım.Çocukken başka, gençken başka ...anne olunca başka ...orta yaşta başka...işte bu başkaların birinden bakarken ne yaptık.Apartmanda oturuyoruz malum, yakındığımız  yitirilen komşuluk ilişkileri vb..değerleri de hatırlayarak, hemde 6 yaşındaki kızıma bayramlaşmanın önemini anlatarak,bayramın üçüncü günü  şeker kasemize şekerlerimizi doldurduk, apartmanımızın tüm kapılarını çalarak bayramlaştık...bayramlaşmada yeni bir konsept mi açtık bilmem ama kapıdan da olsa insanlarla hal hatır sorup bayramlaşmak çok keyifliydi....Sizde bir daha ki bayramda şekerinizi kasenize koyun ve bayramlaşmaya çıkın derim...

Cumhuriyet hürriyet demek,Cumhuriyet özgürlük demek....

Kızımın anaokulunda sınıfça söyleyecekleri şarkının sözleri efendim başlığımız ...hepimiz özgürlüğümüzün değerini bilelim....Nice  özgür yıllara....

23 Ekim 2012 Salı

Monoton iş kadınının rüyası; dikiş makinası



Dikiş dikmeye merak sarmış bir kadıncağız olarak eski bir makinem vardı, 25 liralık küçücüklerden....kendileri fazla çalışmaya dayanamayıp bozuldular, ben de bütçe mütçe hak getire aman diyerekten gittim yeni bir makine aldım.....ve ilk açılışımızı kızımıza bayramlık yaparak kutladık efendim.
Kızımın 1 yaş civarında giydiği ince kadifeden elbisesinin kol kısmından keserek çan olarak gelen kısımları eteğe dönüştürüldü, dikiş motifleriyle süslenmeye çalışıldı ...ilk olmasına karşın fena sayılmaz (dimi):))

GEÇEN BÖLÜM ÖZETLERİ....

Dar alanda kısa paslaşmalar yaşarken yaptıklarıma kısa bir bakış atalım;
Adana'nın Eminönü'sü olarak niteleyebileceğimiz buradaki halkın "çarşı" olarak tabir ettikleri yerlere gittim.Evet gerçekten kes yapıştır Eminönü olmuş, fakat o kadar çeşitlilik yok satılan ürünlerde. Kumaşçılar Abidinpaşa denen mevkide konuşlanmış olup uzun bir cadde boyunca sağlı sollu dizilmekteler, insan kendini kaybediyor bu kadar kumaşı bir arada görünce, kilo ile kumaş satan bir yer keşfettim ara sokağın birinde süper kumaşlardı bazılarında hafif defo var ama olsun bir kilo kumaş 15tl.....metreyle ölçünce 10 metre kadar geldi .Sonracıma hobi malzemeleri satan dükkanları gezdim fakat çok çeşit yok ne yazık ki ( bu nedenle İstanbul ve Ankara ya gidilecek günler iple  çekilmekte...) Bunlarda alınan kumaşlar sırasıyla kızımın odasına perde,kızıma polar takım, yastık kılıfı, yatak örtüsü biyesi, ve elbiselik olmak üzere dizim dizim dizildiler, dört gözle benim onlara el atmamı bekliyorlar efendim.

12 Ekim 2012 Cuma

akşamki yaratımlar

Dün akşam hayata geçirdiğim projeler... aslında öyle planlanmış değildi, biraz işten erken çıkıldı, Mavi Bulvardaki  tarif edilen dükkana gidildi, iki adet küçük seramik maske alındı, iki de mıknatıs, arabayı park ettiğim yerde bir ayakkabı dükkanı vardı ve boş kutuları atıyordu, birden gelen fikir lambası ile :) birkaç tane kutu alındı ve iki çalışmada resimlendi.....

İlk çalışma maskeler; kızımla yapıldı(kendileri 6 yaşında)oje kullanarak boyadık parlak ve hoş bir duruşu var,biraz da flaş fazla patlamış....:)






İkinci çalışma da sevgili eşim basketbol maçı izlerken bari bende gönlümü eğlendireyim modu ile başlanmış bir dönüşüm,yeniden değerlendirme çalışması. Ayakkabı kutusu, elimde bulunan artık kumaş ile kaplandı ve artık dekoratif bir eşyaya dönüştü....




10 Ekim 2012 Çarşamba

Bir Tatlı Huzur

Adana da yaşamaya başlayalı üç yıl oldu,benim için zor bir alışma süreci oldu, çünkü geldiğim yer İstanbul'du.....zaman geçti alıştım sevmeye bile başladım.Bu hafta sonu güzel bir yerini keşfettim tarihi bir mekan Medrese...Ulu Cami ve kuşlar......çok huzurluydu işte bu huzurun bir kaç resmi.....













MERHABA